İnsan anlam ve manayı, anlayışta derinliği felsefe ile yakalar. Lakin felsefe kastımız da inançsız olan düşünme sistemi değildir. Tam tersine İslamdaki hikmet ile açıklanan anlam ve manayı arayan sistemin kendisidir. Aslında felsefe "her şeyin aslını yani özünü yani derinliğini arama"nın adıdır.
Felsefe yani philosophie Yunanca bir kelimedir. Philos "sevgi" ve Sophie "hikmet" demektir. Kelimenin aslı hikmeti sevmektir. İnsanoğlunun hayatındaki anlam ve mana arayışı ancak felsefe motoru ile gerçekleşir. Çünkü kainatın işletim sisteminde abes ve rasgele hareket etmek yoktur. Hep bir plan ve program, kasıt ve amaç söz konusudur.
Arapça sufi kelimesi "tarikat ehli, dindar kişi" anlamına gelir. Eski Yunanca sophos "bilge, usta, yüksek bilgiye sahip kimse" demektir. Anadolu tasavvufunda da sufiler körü körüne inanan kimseler değil; bilakis çok bilge ve aydın kimselerdi. Zamanla şekilde takılanlar bu kavramı zıddıyla yansıtmaya başlamışlardır. Yine bu kesilmeyle ilişkili olan sophizo kelimesinin de "becerikli olma, sanatkar olma" karşılığı vardır.
Bugün ne bir şarkı, ne bir film, ne bir şehir, ne bir şirket ve ne bir ürün felsefesi olmadan varlığını sürdüremez. Felsefe içinde hikmetler olan bir anlayışın kendisidir. Hayatta var olan bir kanunun o şeyde karşılığının olmasıdır.
Mesela size bir örnek verecek olursak, bugün genç girişimcileri adaylarını bir işletme kurmalarını istesek, çoğu genç rastgele bir şey yapmayı düşündüğünü söyler. Ve en dip noktada para kazanma güdüsünden bahis eder. Cafe açmalar, restoran kurmalar, bir işe girmeler, bir üniversitede bölüm seçmeler hep rastgelelik ve günlük çıkar hayalleri çerçevesinde gerçekleşiyor.
Halbuki bir girişim öncesinde felsefe olsa, o girişime hangi anlam ve mana ile girileceği, neden yapılacağı, nasıl fedakarlıklar yapılması gerektiği ve nasıl o işin geliştirileceği bilinirdi. Doğal olarak da zamanla gelen her problem ve zorlukta kararlı bir yaklaşım gösterilirdi. Ve Uzun vadede kesin başarı hikayesi yazılırdı.
Bizleri tespiti felsefemizin şu anda elimizde alındığıdır. Okullarımızda felsefe inançsız ve ruhsuz öğretmenler tarafından sıkıcı bir şekilde özünden uzak olarak anlatılıyor. Çocuklarda felsefeden nefret ederek büyüyorlar. Bu nefret ile hayatlarından felsefe çıkarılıyor. Ve etrafımıza bakınca ortaya çıkan manzara sonuç olarak karşımıza çıkıyor.
İnsan ilişkilerinden ürün ve hizmetlerin gelişmesine kadar her şey felsefe ile doğrudan ilişkiliyse lütfen kendimizi kısa bir muhasebe yapıp felsefemizin olup olmadığını sorgulayalım.
Zeki Uyar
Kommentare